İcra mahkemesince itirazı geçici olarak kaldırılan borçlu, borçtan kurtulma davası olarak bilinen borçtan kurtulma davası için yedi gün içinde (icra mahkemesi dışındaki) mahkemede bir dava açabilir.
Borçtan kurtulma davası, hukuki olarak bir menfi tespit davası olarak kabul edilir. Borçlu, icra takibi tamamlanana kadar menfi tespit davası açabilir (m. 72). Ancak borçlu, itirazın geçici kaldırılması kararından itibaren yedi gün içinde menfi tespit davasını açarsa, bu dava borçtan kurtulma davası olarak bilinir. Bu nedenle, borçtan kurtulma davası, itirazın geçici kaldırılması kararı üzerine yedi gün içinde açılan menfi tespit davasına verilen icra hukukuna özgü teknik bir terimdir. Bu yedi gün geçtikten sonra, borçlunun gerçekten borçlu olup olmadığını belirlemek için açacağı herhangi bir dava, normal birer menfi tespit davasıdır (m. 72).
İtirazı geçici olarak kaldırılan borçlu, borçlu olmadığına inanıyorsa aleyhine başlamış olan icra takibinin durmasını ve iptal edilmesini sağlamak için m. 69/2’deki yedi gün içinde borçtan kurtulma davası açmalıdır (m. 69/2). Açmazsa, itirazın geçici kaldırılması kararı kesinleşir ve alacaklı icra takibine devam edilmesini (m. 69/3, 78/1).
Genel mahkemede borçlu olmadığına ilişkin bir menfi tespit davası açmış olan borçlu, itirazının geçici olarak kaldırılmasına karar verildikten sonra yedi gün içinde bir borçtan kurtulma davası açamaz (m. 72). Daha önce açılmış olan menfi tespit davası, m. 69/2 anlamında bir borçtan kurtulma davası yerine geçer ve bu davanın sonucuna kadar icra takibi durdurulur. Bunun için davacı, mahkemenin kendisine vereceği uygun bir süre içinde %15 teminat yatırmalıdır (m. 69/2). Bu süre içinde teminat yatırmazsa, menfi tespit davası borçtan kurtulma davasına dönüşmez ve normal bir menfi tespit davası olarak devam eder.